Pazar günleri yapmayı en sevdiğim aktiviteler kesinlikle; daha önce gitmediğim bir mekanda kahvaltı yapmak ve etrafımızda bulunan birbirinden güzel köyleri keşfetmek.
O zaman, köyün sokaklarını korkulukların doldurduğu, popüler dizilerin çekildiği, köyde çiftçilik yapan bir kadının köyün duvarlarına müthiş resimler çizdiği İzmir'in köylerini henüz görmediniz demektir.
Altta en beğendiğim 10 İzmir Köyünü tanıtmaya, ne yenir, nasıl gidilir, neler yapılır diye bilgiler vermeye çalıştım. Umarım gitmek isteyenler için faydalı olur.
Tabii İzmir'in birbirinden güzel köyleri bunlarla sınırlı değil, hepsini yazmaya blogun tamamı yetmez.
Sizin de eklemek istediğiniz köyler varsa mutlaka yorum kısmına yazın, bu güzellikleri birlikte keşfedelim.
Tazecik yemekler yiyebileceğiniz, halkı ile oturup kahvede çay içebileceğiniz doğallıkta bir geziye var mısınız?
Tarımın azalmasına dikkat çekebilmek amacıyla her yıl Haziran ayında Oyuk Festivali (Korkuluğa oyuk deniyor burada) düzenlenen bu ilginç köy de yürümek biraz garip oluyor çünkü festivalin ardından hazırlanan tüm oyuklar köyün sokaklarında sergileniyor.
Bazısı çok şirin olmasına karşın, bazıları insanı gece korkutacak türden. Köy halkının çoğu üniversite mezunu hatta profesörler bile var içlerinde. Sanatla uğraşan, sergiler açan, kitaplar yazanlar da az değil.
Köyün kendi gibi çok renkli ve sohbet etmesi keyifli halkı da var anlayacağınız.
Ayrıntılı okumak isterseniz tık tık!
Ayrıntılı okumak isterseniz tık tık!
Barbaros Köyüne Nasıl Gidilir?
Urla'ya bağlı bu köy için; İzmir çeşme otobanında Zeytinler sapağından çıkıp 10-15 Km ilerliyoruz, Barbaros tabelasından sapınca 2-3 dakika içerisinde köydeyiz. Burası Çeşme'ye 20 dakika uzaklıkta.
Barbaros Köyünde Ne Yenir?
Köyün favori lezzeti, maydanoz ve köy loru ile hazırlanan Katmeri. Bunun yanında mantısı, çalkalaması, patlıcan balığı gibi özel lezzetleri de var.
Çat kapı evleri tabelasını gördüğünüz evlerde, ufak bir ücret karşılığında o gün ev halkının hazırladığı sofradaki yemeklerden yiyebiliyorsunuz.
Çınaraltı Kafe bir başka lezzet noktası, burada salyangoz'dan, zeytinyağlılara, köfteden enginara kadar seçenek bir hayli fazla.
Barbaros Köyünde Neler Yapılır?
Köyün girişindeki Emek-Kültür ve Sanat evinde Bahadır Beyin taşları ezerek yaptığı enfes tabloları izlemek, çaldığı ud ve söylediği şarkıları dinlemek inanılmaz keyifli.
Hemen karşısında bulunan son dördün derneğinde kitaplar eşliğinde kahve içerek, kimsesiz çocukların sanatla buluşması için minik bir yardım yapmış oluyorsunuz.
Parkın içinde yer alan Mehmetçik anıtı, köydeki 37 adet Çanakkale şehidi için yapılmış.
Bunun yanında köy kahvesinde yada Çınaraltı kafe de harika sohbetler edip, köy hakkında bilgi almak da inanılmaz keyifli.
Haziran ayında yapılan Oyuk Festivalinde en güzel yemek - en güzel avlu ve en güzel korkulukları seçmek de kaçırılmayacak aktiviteler arasında.
Türkiye'nin ilk Slow Food köyüne hoşgeldiniz. Yani turfanda ürün bulunmayan, yöresel lezzetleri yaşatan, yavaş yaşayan yerleri çoğaltmayı amaçlayan bir hareketin parçası.
Buranın bir başka ve daha dikkat çeken özelliği ise çiftçilik yapan Nuran Hanımın köydeki evlerin duvarlarına yaptığı harika resimler.
O kadar renkli ve güzeller ki fotoğraf çekmeden yürüyebilmek mümkün değil.
Ayrıntılı okumak isterseniz buraya tık tık!
Ayrıntılı okumak isterseniz buraya tık tık!
Germiyan Köyüne Nasıl Gidilir?
İzmir'e 70 Km, Çeşme'ye 23 Km mesafede bulunan Germiyan Köyüne İzmir-Çeşme otoyolunu kullanarak ulaşabiliriz. Zeytinler çıkışından Çeşmeye doğru ilerlerken Nohutalan köyünü geçince tabelasını göreceğiz, işte size rengarenk bir Ege köyü.
Alaçatı'dan da 10 dakikada ulaşmak mümkün.
Germiyan Köyünde Ne Yenir?
Köyün en meşhur lezzeti, ekşi mayalı ve 1 hafta bayatlamayan taş fırın ekmeği. Bunun haricinde Dilek Hanımın otantik evinde köy usulü kahvaltı yapılabilir. Evlerin bahçelerinde çay yada limonata eşliğinde börek ve sarma afiyetle yenebilir.
Bu köyde aç kalmak yok :)
Bu köyde aç kalmak yok :)
Germiyan Köyünde Neler Yapılır?
Köy meydanında yöresel ürünler satan bir dükkan var. Buraya giderek Musa amca ile tanışmak lazım çünkü dükkanın arka kısmı mini bir tarih müzesi.
Neler yok ki içinde, Mehmetçiğin son nefesini kontrol ettikleri ayna mı ararsınız, eski zamanlarda verilen İstanbul'da serbest gezme vesikası mı, yoksa Osmanlı zamanından süslü püslü bir kapı mı?
Neler yok ki içinde, Mehmetçiğin son nefesini kontrol ettikleri ayna mı ararsınız, eski zamanlarda verilen İstanbul'da serbest gezme vesikası mı, yoksa Osmanlı zamanından süslü püslü bir kapı mı?
Bunun haricinde Otantik evi gezebilir, köydeki rengarenk duvarların önünde fotoğraf çekilebilirsiniz.
Hatta çok yakında bulunan Barbaros köyünü de plana ekleyip tüm gününüzü doldurabilirsiniz.
1200 derecelik ateşin karşısında camın eriyip de nazar boncuğu oluşunu hiç izlediniz mi? Eğer cevabınız hayır ise sizi hemen Nazarköy'e alalım.
Ege köylerinin çoğu gibi bu köy de çok bilinçli. Uzun yıllar Kurudere olan adını, Nazarköy olarak değiştirmiş, evler, ağaçlar bu boncuklarla süslenmiş. Nazar Boncuğu festivali yapılmaya başlanmış. Köy bir anda turistik bir yer haline gelmiş.
Bunu da en çok eşinin ısrarı ile köye yerleşen mucize muhtar Mehmet Yiğit sayesinde gerçekleştirmişler.
Kadınların üretime katılmasını hatta yönetimde yer almasını sağlamış Mehmet Bey. Fuarlara katılmış köyünü tanıtmış. Buradan da kocaman bir tebrikler, ülkenin sizin gibi cabbar muhtarlara çok ihtiyacı var..
Ayrıntılı okumak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Kadınların üretime katılmasını hatta yönetimde yer almasını sağlamış Mehmet Bey. Fuarlara katılmış köyünü tanıtmış. Buradan da kocaman bir tebrikler, ülkenin sizin gibi cabbar muhtarlara çok ihtiyacı var..
Ayrıntılı okumak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Nazar Köye Nasıl Gidilir?
İzmir Bornova yolu üzerinden, Kemalpaşa'ya doğru ilerleyip, merkezini geçiyoruz. Sağdan Torbalı'ya ayrılıp yola devam edince, 5 Km sonra Nazarköy tabelası ile karşılaşıyoruz. Tabeladan sapınca 3 dakikalık bir yolumuz kalıyor.
Nazar Köyde Ne Yenir?
Meydanında bulunan cafelerinde bol çeşitli bir kahvaltı yapabilir, otlu ve lorlu enfes gözlemeleri ile midenizi şenlendirebilirsiniz.
Buranın en meşhur yiyeceği ise kiraz. Halkın geçim kaynağı kiraz ve boncuk yapımı. O yüzden beğenmemek mümkün değil.
Nazar Köyde Neler Yapılır?
Burası en başta rengarenk bir köy, insan içine girince yüksek bir enerji ile doluyor kesinlikle.
Mayıs ayında yapılan Nazar Boncuğu festivaline denk gelebilirsek, bolca şenlikli geçeceğini de garantilemiş oluyoruz :)
Bunun haricinde boncuklarla süslü ağaçları, evleri fotoğraf çekebilir, 60 yıldır köyün en büyük geçim kaynağı olan boncuk sanatını izleyebilir, şirin pazarında açılan onlarca stanttan, birbirinden güzel takılar ve süsler satın alabiliriz.
O kadar zor şartlarda yapılıyor ki bu iş, köye katkı için bile satın alınabilir diye düşünüyorum. Zaten görüp de almamak pek mümkün olmuyor çok güzeller çünkü :)
O kadar zor şartlarda yapılıyor ki bu iş, köye katkı için bile satın alınabilir diye düşünüyorum. Zaten görüp de almamak pek mümkün olmuyor çok güzeller çünkü :)
Kurudere Kanyonunda yürüyüşün de inanılmaz keyifli olduğu söylentiler arasında :)
Ayrıca buraya kadar gelmişken çok yakında bulunan Kımız çiftliğine de uğranılabilir, Tatar böreği yedikten sonra ata binmek hatta kımız içebilmek günü değişik bir ortamda bitirmek için birebir.
Çiftlik hakkında daha ayrıntılı bilgi almak istersiniz diye web sitesini buraya bırakıyorum.
Çiftlik hakkında daha ayrıntılı bilgi almak istersiniz diye web sitesini buraya bırakıyorum.
Taş evleri, enfes dibek kahvesi ile meşhur Kozbeyli'nin tarihi yaklaşık 600 yıl öncesine kadar dayanıyor.
İlk zamanlar Foça'dan gelen korsan saldırılarına karşı dağın üst tarafına kurulan köy, sonraları aşağıya doğru kaymış. Ve şimdiki yerini almış
İlk zamanlar Foça'dan gelen korsan saldırılarına karşı dağın üst tarafına kurulan köy, sonraları aşağıya doğru kaymış. Ve şimdiki yerini almış
Mübadele zamanı, Rum halkı Yunanistan'a gönderilince karşılık olarak oradan gelenler de buraya yerleştirilmiş.
Foça ya ve İzmir'e yakınlığı sebebiyle özellikle yaz aylarında huzur ve harika bir kahvaltı yapmak isteyen ziyaretçileri ile dolup taşıyor.
Ayrıntılı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
Ayrıntılı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
Kozbeyli Köyüne Nasıl Gidilir?
Burası İzmir'in Foça ilçesine bağlı. İzmir-Çanakkale yolu üzerinde Yeni Foça yol ayrımından sapıyoruz. Dümdüz ilerlerken solda göreceğimiz Kozbeyli tabelasından sapıyoruz, 3 Km sonra köydeyiz.
Kozbeyli Köyünde Ne Yenir?
Burası kahvaltı mekanları ile meşhur bir yer. Hemen girişte yer alan Ağaçlı Ev, İkbal Tesisleri, Kozbeyli Sofrası, Kozbeyli Konağı bunlardan sadece birkaçı.
Haftasonu çok kalabalık oluyor ve köyün içine araç park etmek yasak. Bunlar da aklınızda bulunsun.
Buraya gelmişken meydanda yer alan kasap köftesi ve Şakir'in dibek kahvesi de olmazsa olmazlardan.
Kozbeyli Konağında 5 saatte hazırlanan tandırı ise lokum :)
Kozbeyli Köyünde Neler Yapılır?
Doğanın içinde bulunan taş evleri ve mimarisi ile göz dolduran camisi ziyaret edilebilir. Pazar günü kurulan yerel pazarında doğal lezzetler alınabilir.
Kahvaltı yapıldıktan sonra taş dibekte dövülen, kulpsuz fincan ile pişirilen dibek kahvesi de içildikten sonra istikamet doğruca Foça :) Alın size güzel bir haftasonu planı :)
3000 nüfuslu küçük bir köy olan Birgi'nin tarihi Milattan önce 2000 lere kadar uzanıyor. Frigler, Persler, Bergama Krallığı, Bizanslılar, Romalılar, Aydınoğulları ve Bizanslıların hakimiyetinde bugünlere kadar gelmiş.
Tam bir tarih yumağı anlayacağınız, her kültürden biriktirmiş ve sonuçta bugünkü kendine hayran bırakan son halini almış.
Aydınoğulları Beyliği zamanında başkent olarak altın çağını yaşamış Birgi. O zamanlar Ege'nin en önemli bilim ve din merkeziymiş.
Osmanlılar zamanında da değerini hiç kaybetmemiş. Bunları şu yüzden anlatıyorum, köy diyerek beklentilerinizi düşük tutmayın :)
Tabii 1920 de Birgi'yi zapteden Yunan birliklerinin çekilirken burayı yakmasıyla birçok tarihi eser günümüze kadar gelememiş ama yine de dolu dolu bir yer burası, her taşı tarih kokuyor, ayrıca çok da güzel.
Ödemiş'in Toskana'sı olarak geçiyor :)
Kentsel sit alanı olarak koruma altında. Ayrıntılar için tık tık!
Tam bir tarih yumağı anlayacağınız, her kültürden biriktirmiş ve sonuçta bugünkü kendine hayran bırakan son halini almış.
Aydınoğulları Beyliği zamanında başkent olarak altın çağını yaşamış Birgi. O zamanlar Ege'nin en önemli bilim ve din merkeziymiş.
Osmanlılar zamanında da değerini hiç kaybetmemiş. Bunları şu yüzden anlatıyorum, köy diyerek beklentilerinizi düşük tutmayın :)
Tabii 1920 de Birgi'yi zapteden Yunan birliklerinin çekilirken burayı yakmasıyla birçok tarihi eser günümüze kadar gelememiş ama yine de dolu dolu bir yer burası, her taşı tarih kokuyor, ayrıca çok da güzel.
Ödemiş'in Toskana'sı olarak geçiyor :)
Kentsel sit alanı olarak koruma altında. Ayrıntılar için tık tık!
Birgi Köyüne Nasıl Gidilir?
Ödemiş'e bağlı bir köy olan Birgi, İzmir'e 110 Km uzaklıkta bulunuyor. İzmir-Aydın otoyolundan Ödemiş sapağından ayrılıp Birgi tabelalarını takip etmek yeterli. Yol düzgün :)
Ödemiş'e giden yollar çiçek ve fidan bahçeleriyle dolu. Aaa bak ne güzel, üff renge bak, ne güzel ağaç, ne tatlı çiçek, diye diye yol alıyor insan
Ödemiş'e giden yollar çiçek ve fidan bahçeleriyle dolu. Aaa bak ne güzel, üff renge bak, ne güzel ağaç, ne tatlı çiçek, diye diye yol alıyor insan
Birgi Köyünde Ne Yenir?
Peksimet ekmeği ve lor peyniri ile yapılan salataları enfes. Ulu caminin karşısında bulunan Tarihi köy kahvesinde nar suyu yada Türk kahvesi içmeden dönmemek lazım.
Birgi Köyünde Neler Yapılır?
Hürriyet gazetesinin yayınladığı en güzel 10 köy meydanından biri de buraya ait.
Ayrıca daracık sokak araları kendimizi film setindeymişiz gibi hissetmeye sebep. İspanya'da bulunan askerlerin savunma amaçlı yaptığı daracık yollara benziyor.
Bir yanda Ulu Cami ve Mehmet Bey Türbesi, diğer yanda Ümmü Sultan Türbesi, İmam-ı Birgivi Medresesi, günümüzde kullanılmayan 400 yıllık Osmanlı Hamamı gezilecek yerlerden sadece birkaçı
Çakıroğlu Konağı
Şerif Ali Ağa (kendisinin çakır olduğunu düşünüyorum) tarafından tüm tahtaları Venedik'ten getirtilmiş, eşlerinin memleket özlemi için duvarlarına İzmir ve İstanbul resimleri çizdirilmiş, 3 katlı meşhur bir konak burası.
Burası artık Kültür Bakanlığına bağlı bir müze. Müze kart geçiyor bu yüzden. Yoksa ufak bir ücreti var, 5 TL idi en son.
Aydınoğlu Mehmet Bey Cami
Aslanlı cami yada Ulu cami olarak da geçiyor adı. Türk İslam mimarisini yansıtsa da duvarında buluna aslan figürünün Lidyalılar zamanından kaldığı öne sürülüyor
Şerif Ali Ağa (kendisinin çakır olduğunu düşünüyorum) tarafından tüm tahtaları Venedik'ten getirtilmiş, eşlerinin memleket özlemi için duvarlarına İzmir ve İstanbul resimleri çizdirilmiş, 3 katlı meşhur bir konak burası.
Çakır Ağa, Paris ve Venedik
te gördüğü evlerden çok etkilenip, Birgi’ye de aynı güzellikte bir ev yaptırmak
ister ve 5 yılın sonunda istediği evi yaptırır.
Konak’ın
yapımına 1761 yılında başlanmış, günümüze kadar bozulmadan korunabilmiş. Misafir odaları,
şömineli oturma odaları, vitraylı pencereler, özellikle de oymalı ahşaptan
tavanları görülmeye değer.
Pazartesi günleri hariç 08:30 – 17:30 saatleri arasında ziyarete açık.
Burası artık Kültür Bakanlığına bağlı bir müze. Müze kart geçiyor bu yüzden. Yoksa ufak bir ücreti var, 5 TL idi en son.
Aydınoğlu Mehmet Bey Cami
Aslanlı cami yada Ulu cami olarak da geçiyor adı. Türk İslam mimarisini yansıtsa da duvarında buluna aslan figürünün Lidyalılar zamanından kaldığı öne sürülüyor
Ustası; caminin
minberini 7 yılda kündekari (en basit anlamı ile çivi kullanmadan iç içe geçme) sistemi ile yapmış, boya olarak da altın varak ve
zümrüdü toz haline getirip kullanmış.
3000 parça ve 175 geometrik şekilden
oluşuyor. Her yıl bakımı için taşbaskı ve zeytinyağı ile yağlanmakta.
Minaresindeki çiniler de kesinlikle görülmeye değer.
Mimberin sağ ve sol
kenarlarındaki şekiller, güneşi , yıldızları, ayı, yani 7 kat gökyüzünü simgelemekteymiş
Umur Bey Heykeli
Aydınoğlu Mehmet Beyin oğlu Gazi Umur Bey 39 yıllık yaşamına 26 sefer sığdırmış, Ege denizini Sakızdan Mora ya kadar zaptetmiş, en son seferi olan İzmir kuşatması sırasında askerin moralini yüksek tutmak için ön saflarda savaşırken şehit olmuş.
Bu heykele hikayesini bilerek bakmak, hayran olmaya yetiyor zaten.
Sarıyar Deresi
Bu dere o kadar güzel manzaralar sunuyor ki sanırsınız yağlı boya tablo. Hemen Çakıroğlu konağının önünde yer alıyor. Köprüsünde fotoğraf çekmek için sıra bile bekleyebilirsiniz.
Bu derenin kenarında yer alan devasa ağaçların altına konmuş masalarda keyif yapmayı da ihmal etmeyin derim nacizane
Yılanlı Kale
Yılanlı köyüne gelip dik bir patikayı aşmak gerekiyor. Ne yazık ki definecilerin açtığı kuyularla dolu ve bakımsız bir kale burası, sadece bir-iki burcu sağlam kalmış. Hakkında pek bilgi bulamasam da küçük bir askeri birliğin gözetleme kulesi gibi duruyor. Üzerindeki yılan figürü yüzünden bu adı almış
Deniz kıyısındaki, güzel
manzaralı bu şirin köyün tarihi hakkında yazılı kaynaklardan bilgi verebilmek
biraz zor çünkü 1950 yılında Urla Hükümet konağındaki yangında tüm belgeler yok
olmuş. Kulaktan kulağa anlatılanlara göre ise 1.000 yıllık bir tarihten
bahsediyoruz
Ayrıntılar için tık tık!
Ayrıntılar için tık tık!
Özbek Köyüne Nasıl Gidilir?
Köy; İzmir e 50 Km, Urlaya
ise sadece 7 Km uzaklıkta. İzmir in mahallesi olarak gözüktüğünden
Üçkuyular'dan belediye otobüsü ve minibüsler çalışıyormuş.
Özbek Köyünde Ne Yenir?
Özbek keşkek evi ıskalanmayacak mekanlar arasında, keşkek yiyebileceğiniz gibi ev yapımı sebze yemekleri de bulabilirsiniz
Dondurma için de Taş Kahve favorilerden.
Salyangoz çok sevilen yemeklerden, Barbaros köyünde de görüp şaşırmıştım. Yağmur sonrası ilk çıkan salyangozları topluyorlar, ondan sonrakiler acı oluyormuş bilgisini de ekleyeyim hemen :)
Cuma ve Pazar günleri kadınların sahiplendiği pazara uğramadan da geçmeyin. Tazecik balık alabileceğiniz mezat ise her gün açık.
Özbek Köyünde Neler Yapılır?
Hamam ve taş köprüler sağlam kalsa da ortak kullanım alanı olan çamaşırhane ne yazık ki harap halde.
Akkum olarak geçen bölgede ve Eğrilimanda denize girilebilir.
Akkum'da boydan boya cafeler, restoranlar sıralanmış. Biz kış mevsiminde gittiğimizde bile hepsi doluydu. Bayağı popüler.
Köyün içine girdiğinizde,
özellikle hafta sonu ise meydanda tüm tezgahlarda bayanların olduğu güzel,
doğal ve az biraz pahalı bir yerli pazarı göreceksiniz.
Üşenmeyin tek tek
gezin, hepsi taptazecik otlar, köy ekmekleri, reçeller..vs dolu.
Meydana geldiyseniz
caminin bahçesindeki devasa çınar da tam fotoğraflık.
7- ILDIRI KÖYÜ
Evet doğru cevap, Ildırı Köyü bu sayede biraz daha popüler oldu ama bunun haricinde Hayat Sevince Güzel, Kalbim Ege'de Kaldı gibi birçok diziye de ev sahipliği yaptı.
Antik dönemdeki adı olan Erythrai; Yunanca adı Kırmızı anlamına geliyormuş. Topraklarından dolayı Kırmızı Kent olarak adlandırılmış zamanında.
Şimdi tabelalarda Ildırı ismi kullanılsa da halk Ildır diyor buraya. O yüzden internette de bir karmaşadır gidiyor ismi ile ilgili :)
Ildırı Köyüne Nasıl Gidilir?
Ildırı Köyünde Ne Yenir?
Bunun yanında küçük bir balıkçı köyü olduğundan tazecik deniz balıkları da favori lezzetlerden.
Bir de manzara kafe'nin lokmaları...
Ildırı Köyünde Neler Yapılır?
Yanyana sıralanmış balıkçı tekneleri, muazzam denizi ile çok aksiyonlu değil ama huzurlu bir geziyi garantiliyor.
Halen kazı çalışmaları süren Erythrai antik kenti de ziyaretçilere açık bu arada.
İstanbullular tarafından keşfedilen Ildır artık haftasonları bol bol turist ağırlıyor, denize girilecek plaj ararsanız araçla Burcu Sitesinin önüne gitmek durumdasınız, özellikle çocuklu aileler için kumlu denizi, çimenlik alanları ile biçilmiş kaftan.
Manzara kafe de güneşin batışını izlemek ise ayrı bir keyif, herkes elinde fotoğraf makinası ile o kızıllığı yakalamak için uğraşıyor olacak o an zaten :)
Eski Alaçatı sokaklarını andıran güzelliği, denizi, manzarası ile mutlaka görülmeli, ardından Barbaros veya Germiyan Köyü'nü eklerseniz tadından yenmez benden söylemesi
Kirazlı Köyüne Nasıl Gidilir?
İzmir-Aydın otobanında Belevi ayrımından sapıyoruz, bu bölgeyi çok seviyorum
gezilecek çok yer var, biraz ileride Tire-Kaplan'a gidilebilir,
ormanın içinde muhteşem bir yer,
yolumuzun üzerinde Şirince, Kuşadası, Meryemana hep keyifle
gezilecek yerler.
Biz hepsini düz geçiyoruz, Lokomotif
Müzesi'nden sağa sapıp 9 Km daha
devam ediyoruz.
Muhteşem bir yol burası, her yanı ağaçlık, film setindeymiş gibi.Gökçe köyünden geçerken herkesin üzüm bağlarında olduğunu görüyoruz. Biraz daha ilerleyince Kirazlı Köyü karşımıza çıkıyor.
Kirazlı Köyünde Ne Yenir?
Hemen girişte, internette
bir hayli meşhur olan 'Köy Sofrası' karşılıyor gelenleri.
Mutfağında koskocaman bir sarma tenceresi var düşünsenize, bundan başka kuzu kapama, incik, kuru fasülye, düğün çorbası, etli şevket-i bostan (daha mevsimi olmadığından göremedik),
kavurma, mantı, her türlü ot salatası,
ev baklavası, kalbura bastı, bunlardan hatırlayabildiklerim.
Bazıları sadece hafta sonları yapılıyormuş, bilgi almadan gitmemek lazım sanırım.
Bazıları sadece hafta sonları yapılıyormuş, bilgi almadan gitmemek lazım sanırım.
Her biri doğal, kırda yaşayan hayvanlardan ve bahçelerinde yetişen sebzelerden yapılmış. Farkı da tadından hemen anlaşılıyor
Yemekleri haricinde kahvaltısı da çok meşhur, mis gibi köy tereyağı, peyniri ve çayı, buraya aç gelin diye el sallıyor :)
Ayrıca bahçedeki ağaçlardan meyve toplayıp, etrafta dolaşan tavukları da besleyebilirsiniz, özellikle bizim gibi çocuklu aileler için pek güzel bu durum :)
Ayrıntılar için buraya ...
Kirazlı Köyünde Neler Yapılır?
Fırının tam karşısında Pazar günleri kurulan Ekolojik
Pazara mutlaka uğranmalı. Her şey köydeki kadınların yaptıklarından oluşuyor, dışarıdan gelen
herhangi bir ürünü satmak yasak.
Neler yok ki; konserveler, salçalar, kuru
üzümler, kantaron yağı, mersin, sabun, kurabiye, el işi oyalar... Saymakla
bitmez.
Mis gibi mandalina kokan sokaklarında dolaşıp, kahvesinde bir çay molası verilebilir.
Daha sonra doğru Lokomotif Müzesini gezmeye gidilir. Meryem Ana yada Şirince köyü ile birleştirince tüm günü doldurabilirsiniz.
Şirince gezimizi okumak için tık tık
Şirince'ye Nasıl Gidilir?
İzmir-Aydın otoyolu üzerinden, Selçuk'a doğru devam edip, Şht.Er Yüksel Özülkü Caddesinden sola dönerek Şirince'ye doğru yol almak gerekiyor.
Döne döne bu şirin köye ulaşabilirsiniz.
Toplu taşıma ile geliyorsanız, Selçuk'a ulaşıp buradan Şirince minibüslerini de kullanabilirsiniz.
Kırkınca, kirkince, çirkince diyerek değişen adı günümüze Şirince olarak gelmiş, iyi ki de öyle olmuş, çok yakışmış.
Şirince'de Ne Yenir?
Bunun yanında enfes şarapları da mutlaka tadılacaklar arasında.
Sokaklarda gezerken şarap satıcılarına denk geleceksiniz, hiç çekinmeden içeri girip, minik bardaklarda tadım yapın. Buranın adı şarapla özdeşleşmiş durumda çünkü.
Almasanız da mutlaka girin (Tabii tattıktan sonra almadan çıkabilirseniz). Çok hoş muhabbet sahipleri var herbirinin.
Biz köy evinin avlusunda yer alan Özlem Restoran'da yemek yedikten sonra satılan el işi ürünlerden de almıştık ve çok sevmiştik.
Bunun yanında Artemis Restoranın manzarası çok güzel, hemen karşısında Dimitros Restoran var ve Güllü Konakları da diğer güzel bir alternatif olabilir.
Kumda pişirilmiş ve yanında mürver şerbeti ile gelen Türk kahvesinin de tadına bakmayı unutmayın sakın.
Maya takviminden bahsetmiştim size, bilin bakalım Şirince'nin o günden sonra favori yemeği ne olmuş; Kıyamet Kebabı :)
Şirince'de Neler Yapılır?
Ünlü yazar Sevan Nişanyan'ın eşi ile birlikte Şirince'ye taşınıp evleri restore ettirmesi ile adeta bir film platosu oluşturulmuş. Beyaz badanalı evler o kadar güzeller ki ...
Buradaki diğer bir güzellik Aziz Nesin'in oğlu Ali Nesin'in kurduğu Nesin Matematik Köyü. İlk kurulduğunda üniversite öğrencilerini hedeflese de ısrarlara dayanamayıp ilkokuldan üniversiteye tüm öğrencilerini de kabul etmişler.
Matematiği sevdirmek başlıca kuruluş amaçları. Ülkenin her yerinden gelen gönüllü akademisyenler eğitim vermekte. Merak edenleri şöyle alalım
Hemen girişte yer alan Artemis Restoran da Taş Mektep Müzesi bulunuyor, giriş ücreti vs yok ve haftanın her günü açık.
Keyifli bir gezinin ardından Efes Antik Kenti'ne uğrayabilirsiniz böylece tüm günü değerlendirmiş olursunuz.
Köyün ismi olan Domatia, Rumca'da; ormanın içine tek odalı olarak yapılmış evlere verilen isimmiş, köy gelişip meydana kadar geldiğinden buraya da Domatia denmeye başlamış.
Günümüzde çoğu insan burayı, Samsun olarak da biliyor, sırtını yasladığı Samson dağı, zamanla halkın dilinde buranın Samsun olarak anılmasına neden olmuş. Eee peki Doğanbey nereden çıktı dediğinizi duyar gibiyim.
1800'lü yıllarda padişah fermanı ile adalardan getirilip yerleştirilen Rumlar, 1924 yılından itibaren gerçekleşen mübadele ile birlikte evlerini ardında bırakıp kendi vatanlarına gönderilmiş.
Giderken kendi evlerinde başkasının oturmasını içine sindiremeyen Rum'lar, geriye pek de bakımlı evler bırakmasa da, balkanlardaki Türkler bu köye yerleştirilmiş. Bugünden sonra köyün adı; Doğanbey olmuş.
1985 yılında köy tamamen boşaltılıp, biraz daha aşağı kısma Yeni Doğanbey olarak taşınmış.
Yıllarca bomboş ve yıkık kalan köy, huzur arayan ve eski değerleri yaşatmayı amaç edinmiş kişilerce aslına sadık kalınarak, yeniden restore edilerek günümüzdeki haline gelmeyi başarmış.
Doğanbey gezimiz için tık tık!
Doğanbey (Domatia) Nasıl Gidilir?
Atburgazı ve Tuzburgazını geçtiğimizde bir köprüye geliyoruz, oradaki Doğanbey levhasından döndük mü tamamdır.
Doğanbey keyifli havası ile karşılıyor bizi. Zaten ondan sonra bir yerleşim yeri de bulunmuyor.
Doğanbey (Domatia) Ne Yenir?
Siz de bol bol dolaşıp, çokça acıkın çünkü
lezzetli balıklar yemek için güzel bir adres var elimde.
Doğanbey'den çıktıktan 6 Km sonra Karina
Restoran var, istikamet tazecik balıklar. Fakat dikkat edin yol üzerinde benzer
isimli 2 restoran daha var, bunlar değil, biz dilek Yarımadasının en ucuna yani
Karina ya gidiyoruz, deniz kıyısında olacağız.
Yol kötü değil, girişte Tarihi Gümrük
balıkçısı var, burada denizin üzerine kurulmuş iskelede yiyorsunuz yemeğinizi,
biraz daha ilerlerseniz de Karina Restoran karşılıyor sizi, otoparkı mevcut, sona kadar gidebilirsiniz aracınızla.
Doğanbey (Domatia) Neler Yapılır?
Köyün tamamı restore edilemese de eski havayı solumak
için birçok muhteşem ev mevcut
Vaktiniz varsa yol üzerindeki Aziz Nikolaos Kilisesini gezebilirsiniz, durumu pek iç açıcı olmasa da Noel Baba nın hatırasına inşa edilmiş bu kiliseyi görmek keyifli olacaktır
------
İzmir'in köylerinin geneli huzur dolu ve en önemli özellikleri köylerini turizme açmak için hevesli olmaları, insan ister istemez onlara destek olmak, sattıkları yerel ürünlerden almak istiyor gidince.
Eğer yolunuz İzmir'e düşerse ve turist kalabalığından sıkılırsanız diye 10 muhteşem köyü tanıtmak istedim.
Belki bir haftasonunu güzelleştirir, ailece güzel vakit geçirirsiniz yada kafa dinlemek için bir kaçış olur ne dersiniz...
Seyahatle kalın,
Sevgiler
Vaktiniz varsa yol üzerindeki Aziz Nikolaos Kilisesini gezebilirsiniz, durumu pek iç açıcı olmasa da Noel Baba nın hatırasına inşa edilmiş bu kiliseyi görmek keyifli olacaktır
Priene Antik Kenti ise yakınlardaki bir
başka keyifli rota. Priene, eski şehir planlamacılığının en güzel örneklerinden
biri, sokakları, korunmuş olarak günümüze kadar gelen Athena Tapınağı, tiyatro,
Agora, Zeus Olympos Tapınağı görebileceğiniz kalıntılar.
Dilek yarımadası-Büyük Menderes Deltası
Milli Parkı içinde yer alan Domatia (Doğanbey) Rum Köyü hafta sonu kaçamakları
için keyifli bir rota, bol fotoğraf çekip, temiz havayı soluyabileceğiniz,
enfes balıklar yiyebileceğiniz kadar keyifli hem de.
Eskiden ilkokul olarak kullanılan Ziyaretçi Tanıtım merkezinde içleri doldurulmuş hayvanlar sergilenmekte. Köyü sevsem de bu sergi bana çok sevimsiz geldi açıkçası.
Entelköy Efeköy'e Karşı filminden hatırlayacağınız Doğanbey'de bol bol fotoğraf molası vereceksiniz benden söylemesi
Entelköy Efeköy'e Karşı filminden hatırlayacağınız Doğanbey'de bol bol fotoğraf molası vereceksiniz benden söylemesi
------
İzmir'in köylerinin geneli huzur dolu ve en önemli özellikleri köylerini turizme açmak için hevesli olmaları, insan ister istemez onlara destek olmak, sattıkları yerel ürünlerden almak istiyor gidince.
Eğer yolunuz İzmir'e düşerse ve turist kalabalığından sıkılırsanız diye 10 muhteşem köyü tanıtmak istedim.
Belki bir haftasonunu güzelleştirir, ailece güzel vakit geçirirsiniz yada kafa dinlemek için bir kaçış olur ne dersiniz...
Seyahatle kalın,
Sevgiler
İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar
- ADATEPE KÖYÜ / KAZDAĞLARI GEZİSİ
- AYVALIK'A GİTMEK İÇİN 10 HARİKA NEDEN
- Almanya / Heidelberg
- Almanya / Heidelberg-Frankfurt
- Almanya / Schillingsfürst - Feuchtwangen
- Almanya / Wertheim - Würzburg
- Almanya Gezisi / Rothenburg
- Antik Zeytin Hotel - Bodrum
- BADEMLİ - DİKİLİ / FAME BEACH
- BALKANLAR TURU İÇİN NASIL PLAN YAPILIR - Yeni !!
- BERGAMA ASKLEPİON GEZİSİ
- Bebek ile Tatil Nasıl Geçer ???
- Divan Palmira Otel - Bodrum
- Doğanbey (Domatia) Rum Köyü
- Dünyanın en küçük ülkesi; VATİKAN
- EJDERHA MAĞARALARI (Drach Caves) / MALLORCA
- EN GÜZEL PİKNİK ALANLARI
- Ege'de Çok Bilinmeyen 30 Gezilecek Yer
- FETHİYE GEZİ REHBERİ
- Fethiye'de adrenalin dolu bir tatil için 5 öneri
- GAZİANTEP GEZİ REHBERİ
- GEZİMANYA SÖYLEŞİM...
- Güzeller güzeli; Mordoğan-Karaburun
- HATAY GEZİ REHBERİ
- KAHVALTI MEKANLARI - PART 4
- KAYRA BEACH / DİKİLİ
- KIBRIS (Cyprus) ADASI GEZİLECEK YERLER
- Kirazlı Köyü / Hafta Sonu Kaçamağı
- MALLORCA GEZİ NOTLARI - 1.BÖLÜM
- MALLORCA GEZİ NOTLARI - 2.BÖLÜM
- MALLORCA GEZİ NOTLARI - 3.BÖLÜM
- MALLORCA İÇİN HAZIRLIKLAR...
- MAYORKA GEZİ REHBERİ
- MAYORKA NIN EN GÜZEL PLAJLARI
- MOSTAR GEZİ REHBERİ - Yeni !!
- Midilli (Lesbos) Adası Gezi Rehberi
- MİDİLLİ GEZİSİ - 1.BÖLÜM
- MİDİLLİ GEZİSİ - 2.BÖLÜM
- MİDİLLİ GEZİSİ - 3.BÖLÜM
- MİDİLLİ GEZİSİ - 4.BÖLÜM
- MİDİLLİ'DE YAZ - 1.Bölüm
- MİDİLLİ'DE YAZ - 2.Bölüm
- MİDİLLİ'DE YAZ - 3.Bölüm
- MİDİLLİ'DE YAZ - 4.Bölüm
- OCTOBERFEST !!!
- OHAL Nedir? Bizleri Nasıl Etkileyecek?
- Palamutbükü-Datça / 2014
- Phuket / Tayland Gezi Rehberi
- ROMA'yı Keşfetmeye Hazır Mısın?
- ROMANTİK YOL / ALMANYA GEZİ REHBERİ
- SAKIZ (Chios) ADASI PLAJLARI
- SAKIZ ADASI (Chios) GEZİSİ - 1.BÖLÜM
- SAKIZ ADASI (Chios) GEZİSİ - 2.BÖLÜM
- SAMOS (SİSAM) ADASI GEZİ REHBERİ
- SEYREK - HOBİ PARK
- Sevgili Günlük / Almanya'ya doğru
- Sevgilimin Doğum Günü / 2014
- Sutüven Şelalesi / Hasanboğuldu
- SİNGAPUR GEZİLECEK YERLER REHBERİ
- SİNGAPUR İÇİN AYRINTILI GEZİ REHBERİ
- Taşlaşmış Şehrin laneti; POMPEI
- Teos Park-Sığacık/Seferihisar
- Türkiye'nin En Büyük Uçak Restoranı
- UCUZ UÇAK BİLETİ NASIL ALINIR - Yeni !!
- Urla'yı 7 geçe; ÖZBEK KÖYÜ
- Yunanistan Vizesi Hakkında Herşey
- YÖRÜK MÜZESİ / FETHİYE
- ÇOCUKLA / BEBEKLE SEYAHAT REHBERİ - Yeni !!
- ÖZLEM'İN DOĞUM GÜNÜ / 2014
- İTALYA GEZİSİ - SİENA / Palio Yarışları
- İTALYA GEZİSİ / CENOVA
- İTALYA GEZİSİ / FLORANSA
- İTALYA GEZİSİ / MİLANO
- İTALYA GEZİSİ / PİSA KULESİ
- İTALYA GEZİSİ / San Gimignano - Orvieto
- İTALYA GEZİSİ / VENEDİK
- İtalya İçin Ayrıntılı Gezi Rehberi
- İtalya'nın serseri çocuğu; Napoli
- İzmir'in Meşhur Köyü; KOZBEYL
0 yorum:
Pekiii sen bu konu ile ilgili ne düşünüyorsun? Yorumunu yaz ben Özlem e iletirim... :))