Yollarda Hayat Var...: MALLORCA'NIN KEYİFLİ KÖŞELERİ

Valldemossa, Inca, Mayorka, Mallorca, Majorca, Yemek, Otel, Deia, Soller, Mayorka köyleri, gezilecek yerler, ispanya, Chopin, festival, George Sand, Hangi otelde kalmalı, Gezi, Seyahat

Akdeniz'in incilerinden Mallorca'nın sadece turkuaz sulardan, incecik kumlardan ve paella dan ibaret olmadığını adaya ayak basınca
daha iyi anladım.

Minik bir ada beklerken, gez gez bitiremedik. Ejderha mağaralarından, deniz fenerine, keyifli köylerine, festivallerine, Mallorcan mutfağına kadar burada keşfedilecek birçok seçenek var.

Biz Mallorca'da 1 hafta kaldık ama adayı tam anlamıyla keşfetmek için sanırım 1 ayı gözden çıkarmak gerekiyor.

Mallorca'ya gitmeden hangi hazırlıkları yaptık ?

Mallorca'da keşfettiğimiz birbirinden güzel plajlar hangileri?

Ejderha mağaralarında ejderhalar mı yaşamış gerçekten?

Hangi otelde konakladık, memnun kaldık mı?

Eğer yağmurlu bir güne uyandıysanız, plaj gezmekten gına geldiyse, modunuz biraz da yeni yerler keşfetmekse buyrun size adanın en keyifli köşeleri;

VALLDEMOSSA

Musa'nın vadisi anlamına gelen bu köyde ünlü besteci Chopin, George Sand ile gözlerden uzak bir aşk yaşamış, hatta ölümsüz eserlerinden Prelude'ü de yine burada bestelemiş.

Sevgilisi Sand ise aslında Fransız yazar Amantine-Lucile-Aurore Dupin'in takma adı. Valla iyi yapmış üniversite sınavına girse adını sığdıramayacakmış kutucuklara :) Bu ismi yazmaktan gına gelir adama valla :)

İki ünlü biraraya gelince, e tabii arada aşk da varsa üretilen eserler bitmiyor, Sand'in de burada "Mallorca'da bir kış" kitabını yazdığı biliniyor. Bu kitabın yazıldığı La Cartuja Manastırı bir hayli popüler. Turistler mutlaka buraya da uğruyor. Chopin'in yaşadığı odalar, piyanosu, el yazması eserleri o günkü şekliyle korunmuş olarak sergileniyor.

Valldemossa sokakları

Bu manastırın etrafında bulunan Mallorca'nın sembollerinden Jardins Joan Carles bahçeleri de görülmeye değer yerlerden. Bu manastıra Michael Douglas ve eşi Catherine Zeta Jones'in yerleştiği konuşuluyordu en son, ne kadar doğru bilemiyorum tabii.

Her yaz Ağustos ayında düzenlenen Chopin Festivaline denk geldiğimiz için başta çok mutluyduk.

Tabii iyi halt ettik, arabayı 5 km çapında park edecek bir nokta bulamayınca önce Deia ya uğradık, akşamüstü Valldemossa'yı arşınladık. Sakinken daha güzel kesinlikle :)

Burası bir ortaçağ kasabası, bu cümle geçince aynı renkten taş binalar aklınıza gelebilir hemen.

Süslenmiş daracık sokakları, şirin dükkanları, kapı girişlerine yerleştirilmiş seramik resimli plakaları, keyifli meydanı, manzarası ile hafızalarımızda mutlu olduğumuz yerler bölümüne adını yazdırdı bile kendileri :)

INCA

Burası aslında mağazaları, dükkanları, marketleri ile tam olarak adanın alışveriş cenneti. Biz akşamüzeri gittiğimiz için dükkanların hepsi kapalıydı, terkedilmiş gibi duruyordu bu yüzden.

Alışveriş merkezinin hemen altında bir otoparkı var, arabasıyla gelmek isteyenler rahatlıkla yer bulabilir.

Sokaklarında gezerken Can Ripoll isimli Mayorka mutfağına ait yemekler yapan şirin bir restoran buluyoruz.

Mallorca mutfağına ait yemekler yiyebilirsiniz

Can Ripoll ün bahçesi :)

Susuz çorbası ve ördeğini tavsiye edebilirim ama ondan önemlisi çakıl taşları ile dolu, şirin mi şirin bahçesi. Özellikle bizim gibi çocuğunuz bu taşlara bayılıyorsa rahatla yemeğinizi yiyebilirsiniz :)

Susuz Çorba :)

Enfes bir ördek yemeği

Sokaklarda evlenmek üzere olan gelin, kız arkadaşları ile hem şarkılar söylüyor hem de bir şeyler satıyordu, böyle adetleri seviyorum, bomboş bir sokağa bile neşe getirebiliyorlar.

Bir de Inca'nın akşamını beğendim, kilisenin hemen önünde canlı müzik ve dans eden onlarca insan vardı. Meydandaki restoranda yemek yiyen turistler (geneli yaşlı) sevdikleri kadını kaldırıp, müzikle beraber dansedip durdular. Bana sanırım atmosferin de etkisi ile çok romantik geldi :)

Ortam şahane :)

Inca geceleri :)

Yağmurlu bir güne uyanırsanız ve canınız da para harcamak istiyorsa uğramak keyifli olacaktır :)

SOLLER

Keyifli manzaralar eşliğinde araba ile gidilebileceği gibi Palma'dan kalkan nostaljik bir tren ile de buraya ulaşmak mümkün.

Üstteki Palma'dan nostaljik tren, alttaki limana giden tramvay

Tabii buraya kadar geldiyseniz, Soller'in içinden limana kadar giden tramvayı da es geçmeyin derim ben.

Soller merkezde bulunan devasa kilisenin (Sant Bartomeu) merdivenlerinde oturmak bile insanı mutlu etmeye yetiyor.

Sokaklarını arşınladıktan sonra meydandaki bir restorana oturuyoruz fakat daha hamburgerlerimizi yemeden saat 16:00 oldu kapatıyoruz diyerek masamızdan tabakları toparlıyorlar. Aklınızda olsun fazla oyalanmayın alimallah ağzınızdan alıverirler son lokmanızı :)

Hemen merkezinde bulunan Gran Hotel Soller merkezi ve lüks otel arayanlar için biçilmiş kaftan. Eminim ki ücreti de öyledir :)

Etrafınızda şirin bir tramvayın devamlı yol aldığı keyifli bir kasaba burası, Soller'de 2-3 saatinizi keyifle geçirebilirsiniz.

Ayrıca Soller civarında bir de Le Jardin Botanik bahçesi de bulunmakta, biz gittiğimizde kapalıydı o yüzden gezemedik, vaktiniz olursa eminim ki keyifli bir gezi olacaktır.

DEIA

İşte size Mallorca'nın butik köyü Deia. Köyün de butiği mi olurmuş demeyin bal gibi de olur :)

Evlerin hepsi toprak rengi

Biz öğle sıcağında vardığımızdan köyün merdivenlerini tırmanması biraz zor olsa da en tepede bulunan kilisesi, bahçesinde bulunan mezarlığı, mezar taşlarının üzerindeki resimler ve manzarası yorgunluğumuzu hemen unutturuyor.

Resimli mezar taşları

Tripadvisor da yüksek puan almış otelleri, taş döşeli yolları, 19 yy. dan kalma Son Marroig malikanesini gezmesi keyifli fakat havadan dolayı sanırım, sokaklar bomboş.

Manzarası müthiş

Yol kenarında bulunan Robert Graves'in evini ziyaret etmek için az ileride ücretsiz bir otopark var. Ziyaretiniz bittiğinde hemen bu otopark ın karşınında bulunan yola girip, Picasso'nun resmettiği meşhur Deia Plajını da görebilirsiniz.

Giriş saatleri

Fakat eğer sezonunda gittiyseniz park yeri bulmanız imkansız bir hal alıyor. Burası bildiğiniz bir plaj yolu sonuçta. Köyde kalan çoğu turist yürümeyi tercih etse de, bunun için belli bir performans gerekiyor çünkü yol sıcakta insanı perişan edebilecek kadar uzun :)

Tam otopark bulduk diye sevinirken görevli gelip her rengin bir anlamı olduğunu, bulduğumuz yerin köy sakinlerine ait olduğunu anlatıyor. Biz Arman la inip yürümeyi tercih ediyoruz, sevgili park yeri aramaya devam.

Plajı, devasa kayalar ve turkuaz bir sudan oluşuyor. Kucağımda Arman ile o taşların üzerinde yürümeyi göze alamayınca giremiyoruz, telefon da arabada kaldığından sizinle google görseli paylaşmak durumunda kalıyorum :)

Deia nın taşlı ve turkuaz renkli plajı

Birbirinden pahalı malikaneleri, tertemiz plajı ile adada görülmeye değer köylerden :)

Mallorca'da ne yenir ne içilir, nereleri gezilir, hangi plajlar görülmeye değer hepsini bir yazıda topladım. Ayrıntıları ile keyifli bir Mallorca yazısı okumak istiyorsanız, Gezi Rehberi hemen burada.

Seyahatle kalın,