Yollarda Hayat Var...: YENİÇAROHORİ / KÜÇÜKKÖY; AYVALIK'IN GÖZBEBEĞİ

Ayvalık'ın güzelliğine yakışır köyü Yeniçarohori son yılların parlayan yıldızı. Her sokağından sanat fışkırıyor ve insan buraya gelince
bir masalın içinde dolaşıyor hissine kapılıyor

İsmi Japonca'yı andırıyor değil mi?

Aslında burası artık Küçükköy diye geçiyor ama yaşayanlar eski adı olan Yeniçarohori'yi benimsemiş durumdalar. Daha akılda kalıcı ve ilgi çekici olduğu kesin :)

Yeniçarohori Kuruluş Hikayesi

Hikayesi epey eski, Fatih Sultan Mehmet 1462 yılında Midilli'yi teslim alıyor ve tam karşısında bulunan bu köye koruma amaçlı olarak Yeniçerileri getirip yerleştiriyor.

Yeniçeri Köyü (obası) Rumlar köye yerleşince Yeniçarohori oluyor.

Sokaklar pek bir renkli

Çok da şaşırmadık bu duruma niyeyse :) Bizdeki çoğu kelimenin Yunanca'da benzer şekilde kullanıldığını biliyoruz, misal dolma=dolmadaki :)

Mübadeleden sonra Rumlar köyden gitmiş yerine Boşnaklar yerleşmiş. Köyde enfes boşnak böreği yiyebilmemizi de bu değişime borçluyuz :)

Yeniçarohori'nin Dönüşümü

1980'li yıllarda bu köyde yaşayanlar, eskiyen evlerini maliyetlerin çok yüksek olmasından dolayı yenileyememiş, üstüne işsizlik de eklenince köyü teker teker bırakıp Sarımsaklı'nın merkezine yerleşmişler.

Taş evlerin bulunduğu köylerini, arada gelip ziyaret etseler de, Ayvalıklı Simay Dinç'in burayı bir sanat ve tasarım köyüne dönüştürme hayaline kadar terkedilmiş bir şekilde kalmış.

Çeyizdeki dantelleri değerlendirmenin zamanı gelmiş :)

Şu an buraya bir köy demeye bin şahit ister, çoğu İstanbullu gelip eski ahırları, yeniçeri subay evlerini satın alıp, restore etmiş ve onları birer sanat eserine dönüştürmüş.

Önce Simay Hanım, ardından eşi dostu ve devamında bu köyün geleceğine inanan yatırımcılar İstanbul'daki evlerini satıp bu köye yerleşmiş, ürettikleri ürünleri ve icra ettikleri sanat eserlerini evlerinin altında satışa çıkarmışlar.

Bunların arasında köy sokaklarında görmeye pek de alışkın olmadığımız dükkanlar bile var.

Yeniçarohori (Küçükköy) Ulaşım

Ayvalık'a 8 Km mesafede yer alan Küçükköy (Yeniçarohori) ye ulaşmak için İzmir-Ayvalık yolu üzerinden, İzmir-Aliağa-Dikili rotasını takip ederek, Sarımsaklı ayrımından girdik.

10 dakikada bozuk bir yoldan ulaştık navigasyon sayesinde. Köydekiler buraya çöplü yol diyormuş :)

Ama siz öyle yapmayın Sarımsaklı ayrımından sonra Ayvalık'a doğru devam edin, hemen bir sonraki ayrım olan Küçükköy tabelasından sola sapın :)

2 dakika içinde köyün meydanındasınız.

Köyün merkezine kadar araba ile girilebiliyor fakat eğer ki bayramda gittiyseniz yada yaz mevsimi akşamüstü oradaysanız, biraz dışında bırakmanızı tavsiye ederim.

İnstagramlık Noktalardan :)

Hem köy yolu araç ile geçebilmek için dar, park yeri kısıtlı hem de insan trafiği çok fazla ve araba ile geçtiğinizi gören herkes dik dik bakıp sizi geldiğinize pişman ediyor :)

Biz erken gittik o yüzden bakan tarafındaydık :):):)

Bunun yanında Ayvalık merkezden kalkan minibüsleri de kullanabilirsiniz ulaşım için.

Uçak ile gelmeyi düşünenler için en yakın (Ayvalık'a 40 Km mesafede) Balıkesir Edremit Koca Seyit Havalimanı bulunuyor. Yine aynı şekilde Ayvalık'a gelip, buradan minibüsleri kullanabilirsiniz.

Not: Köye araç ile girişin yasaklanması için uğraşıyorlar belki de siz gittiğinizde hiç girilmeyebilir.

Yeniçarohori (Küçükköy) Gezilecek Yerler

Köy Camisi ve Göç Müzesi

Rumlardan kalan taş evlerin yanısıra, 19.yüzyıldan kalan 3 kilise ve 3 manastır da bulunuyor köyde.

Geçmişte Ayiu Athanasiu Kilisesi artık köyün camisi, bahçesinden geçilebilen manastır ise Göç Müzesi olarak hizmet veriyor.

Köy meydanında oturmak çok keyifli

Müzenin binasının güzelliği için bile gidilir, tabii köyde yaşayanlardan toplanmış eski eşyaları görmek de hüzünlendiriyor insanı.

Sanat Atölyeleri

*Bu akımın liderlerinden birisi olan Suna Tüfekçibaşı'nın atölyesi, ilk sırada gezilecek yerlerden. Ressam Suna Hanım, İstanbul'un karmaşasını ardında bırakıp burada yaşamaya ve üretmeye son sürat devam ediyor.

*Yeniçarohori Butik Otel'in ise bir bölümü atölye olarak ayrılmış. Sanatçı Binnur Ersay çalışmalarını burada sürdürüyor.

Taburelerde oturup etrafı seyretmek bu kadar mı keyifli olur :)

*Bir diğer sanat atölyesi ise köyün kalkınmasına ilk destek verenlerden olan, Ressam Uğur Çalışkan. Geniş bahçesinde sergilediği eserler görülmeye değer. Artura Galeri, Sanat Etkinliklerine herkesin ulaşabilmesi için ücretsiz etkinlikler düzenliyor.

Gezerken o an bir köyde olduğunuza inanmakta güçlük çekebilirsiniz.

*Eşi ile birlikte İstanbul'u terkedip buraya yerleşen Doruk Bey'in kurduğu Kuca Atölye de yine Yeniçarohori de. Birbirinden farklı takılar için çantanızda yer açmakta fayda var gibi :)

Mandala Atölyesi

Bu muazzam bahçeye girmezseniz çok şey kaçırabilirsiniz, turuncu çiçekler, ağaçlarda asılı rengarenk mandala eserler, tek kelimeyle şahane

İplerle Mandala

Kabbak Evi

İlk Gümüşlük'te görmüştüm kabak lambalarını, o an ağzım açık kalmıştı, işte bu dükkana girince de o ilk şaşkınlığı yaşıyorum yıllar sonra.

Oymalı, kakmalı, boyamalı birbirinden güzel kabak lambaları, yaydıkları yumuşacık ışıkla dolduruyorlar ortamı.

Fiyatlar ortalama olarak 250 TL civarında tabii ne kadar emek o kadar fiyat kısmını da unutmayalım, Yasemin Hanım'ın birbirinden güzel lambaları arasında benim gönlüm Lambaderler de kaldı.

Kadınlar Sokağı

Zet cafe den meydana doğru yürürken karşıma çıkıyor Kadınlar Sokağı. Hepsi el emeği göz nuru. İster takı, oya, dantel, isterseniz de turşu, salça bulmak mümkün.

Önceden kadınlar meydanda zor yürürmüşler, çok belalı tipler varmış bu köyde :O

Uğramadan geçmemek lazım :)

KıraARThane

Sahibi Simay Hanım'ın kurduğu bu mekanın adını Kıraathane ile karıştıran çok. Burasının amacı sosyalleşmek, digital sanatlar ve kodlama konularında köyün çocuklarına eğitimler vermek.
Hemen meydanda bulunuyor.

Kostüm ve Maskeci

Bir köyde hangi dükkanın olması seni şaşırtır diye sorsalar, sanırım son sırada bile kostümcü saymak aklıma gelmezdi. Özgür Takıl, bu konuda bir ilki başarmış

Sahibi kadar tatlı bir dükkan

İstanbul'dan köye taşınmış, eski bir ahırı satın almış, altına dükkanını açıp sanatını icra ediyor. Çok da süslü bir yer burası. Ayrıca sahibi o kadar tatlı tatlı anlatıyor ki etkilenmemek elde değil. Satılan bazı ürünlerin gelirleri köydeki çocukların eğitimi için harcanıyormuş.

Broşların fiyatı 25 TL

Bir şey almasanız bile bir girip merhaba demeyi unutmayın derim :)

Yeniçarohori (Küçükköy) Ne Yenir?

Bosanska Pita

Bu köyde ilk sırada yemeniz gereken lezzet Boşnak Böreği dersem şaşırmazsınız sanırım. Bunu yiyebileceğiniz en güzel yer ise köyün meydanında bulunan Bosanska Pita.

Genelde tepsileri daha fırındayken toptan alınıyor o yüzden 20-25 dakika kadar beklemek gerekebiliyor. Köye geldiğinizde önce buraya uğrayıp durumu kontrol etmekte fayda var :)

Biz gittiğimizde kalmamıştı, hatta fırındaki tepsi bile satılmıştı ve 40 dakika beklememiz gerekiyordu o yüzden yiyemedik ama gelen yorumlara göre Saraybosna'daki böreği aratmıyormuş kendisi.

Sırf bu börek için en kısa zamanda yeniden gitmeyi düşünüyorum :)

Zet Cafe

Buranın adı Boşnakça da "Damat" anlamına geliyor :) Bina yeniçeriler zamanında şimdiki subay evleri gibi kullanılıyormuş.

Fotoğraf çekmeyi çok seviyorlar :)

Buranın meşhur lezzeti Ayvalık tostu. Bir de mantısı varmış denk gelirseniz kaçırmayın. Biz gittiğimizde bitmişti.

Yeniçeri Subay Eviymiş eskiden

Boşnak böreği bizi mutlu etmese de Karadut suyu ile tüm puanları topladı :)

Meraklı Cadı

Yemek yenebilecek bir diğer farklı konseptli mekan "Meraklı Cadı"

Sorduğumuz 3 esnaf da burayı tavsiye edince bir denemek istedik. Arman köfte yedi ve hepsini sildi süpürdü o kadar diyebilirim.

Buranın menüsünde Boşnak böreği yok, servis de edilmiyor fakat mutfağından çıkan tepsi tepsi sıcacık pişmiş börekler önümüzden geçti ve dışarıya götürüldü. Eeee hani bize :)

Sanırım Zet Cafe'de servis edilen börekler buradan geliyormuş, biz Zet Cafe'de yedik fakat bize pastane böreğini anımsattı, biraz da sertti. Hayalkırıklığına uğradık açıkçası

Bu arada girişteki rengarenk tüller ve cadı figürleri hoş bir ortam yaratmış. Cadı şapkalarını takıp fotoğraf çektirmek ise pek bir popüler :)

Burada akşamları canlı müzik de var söylemeden geçmeyeyim.

Artura Cafe & Bistro

Hemen Artura Galerinin yanında bulunuyor, bahçe gerçekten "şurada oturup biraz keyif yapmalıyım" dedirtecek türden :)

Kahve molanızı buraya saklamanızı tavsiye ederim :)

Köy Meydanı

Birbirinden şık cafelerin bulunduğu bu meydanda tavsiye edilen bir mekan daha var, tam hatırlayamasam da adı sanırım Avlulu Cafe idi.

Gidemediğimiz mekanlardan bir diğeri Ayvalık yemeklerinin sunulduğu Kafanaki ve Boşnak yemeği yapan Potoplika. İnternette bolca övgü duyduk belki siz uğramak istersiniz.

Bunun yanında caminin altında ev yapımı limonata ve dondurmalarını da tatmanızı tavsiye ederim.

Yeniçarohori (Küçükköy) Etrafında Gezilecek Yerler

Öncelikle bu bölge deniz bakımından farklı alternatiflere sahip, özellikle yaz mevsimi için tam bir tatil rotası.

Sarımsaklı Plajları baştan başa 13 km lik bir alana yayılmış durumda, bolca kalabalık, incecik kum, muhteşem bir deniz :)

Eğer daha sakin bir alternatif düşünüyorsanız Badavut Plajını da görmenizi tavsiye ederim.

Deniz almayalım sen bize nereleri gezmeli onu anlat diyenler için ise Ayvalık sokakları, Şeytan Sofrası, Saatli Cami, Taksiyarhis Kilisesi, Cunda (Alibey) Adası, Dikili, Bergama ve elbette ki Midilli yakın ve şahane gezilecek yerler.

Yeniçarohori (Küçükköy) Nerede Konaklanır

La Diva Otel

Şanlı Otel

Yaz Konağı Art Otel

Yeniçarohori Otel

Benim gezerken gördüğüm otellerden. Ben kalmadığım için yorum yapamam ama Şanlı Otel de kalıp memnun olan takipçilerim varmış.

Kısacası bir Yeniçeri Köyü olan Yeniçarohori, yeni adıyla Küçükköy, günübirlik gezi planı yapanlar için bir cennet.

Baştan aşağı yarım saatte gezebileceğiniz bu köyde, yemek ve sohbeti de işin içine katarsanız yarım günü çok da keyifli şekilde geçirebilirsiniz.

Eminim ki birkaç yıl sonra adından bolca bahsediyor olacağız. Sanata değer veren, etrafını güzelleştirmek için uğraşan herkesin eline sağlık.

Bir kişinin kıvılcımıyla terkedilmiş bir köyün geldiği bu durumu görmek umut veriyor, insan gerçekten isterse başaramayacağı hiçbir şey yok.