Navigation Menu

Arman Macit / 5 Aylık Oldum


Merhaba;
Ben Arman Macit Yılmaz, anne babamın ilk ve tek evladıyım, yani şimdilik :) 10 Mart 2015 te dünyaya bas bas bağırarak geldim.

Sırma saçlı, güleç yüzlü, annemin tabiri ile  tontik bir bebeğim.




Tontik lafını sevmesem de yanaklarımı kim görse sıkıştırmaya başladığına göre var bir doğruluk payı sanırım, kızlara ses çıkarmıyorum da doktorcum Reha bile mıncıkladı bu defa, ya Rehacım ayıp olmuyor mu erkek erkeğe hımmm...

Geçenlerde plajdayız kızın biri beni işaret ederek geçti, sonra geri döndü dayanamayıp mıncıklayıp durdu beni, kıza ayıp olmasın diye gülümsedim ama keşke yapmasaydım. 

Annem bir sürü surat astı, sen benden başka bir dişiye nasıl gülümsersin de kendini elletirsin de, bi naz bi kapris, of of offf. Bıyıklı seni çok iyi anladım şimdi inan ki :)




Tatilde sıkıntı yaratmadım ya bizimkiler beni her hafta sonu alıp denize götürüyorlar artık. Ohh valla be dünya varmış, soğuk da olsa, bi iyi geliyor ki sormayın gitsin. Babam kucağına alıp, batırıp çıkarıyor beni, mutluluktan çığlık attığım da doğrudur. 


Onlara garip geliyor, o kadar soğuk suya giriyor yüzünde en ufak bir tepki yok maşallah deyip duruyorlar, e ne yapsaydım, yaranılmıyor size de, ağlarsam görürsünüz...

Bu ara biraz stresli geçiyor, annem beni uyuturken sallamaktan bileğini incitince, buna bir çare bulmalı diye araştırmalara girişti.



Her gün elinde bir kitabı okuyor ardından notlar alıyor. Ne bileyim ben benimle ilgili olduğunu, bilseydim bağırır ağlar okutmazdım arkadaş.

Bana uyku eğitimi verecekmiş, yatakta kendi kendime uyumam lazımmış, eee meme nolcak, o bakalım bensiz olmak istiyor mu, memede sallayıp duruyordun ne güzel be anacım, söz istersen zayıflarım da biraz.

Yok valla çok dirençli, ne yaptıysam vazgeçiremedim, bi kere de pes et be güzelim. İlk gün burnundan getirdim, ağladım zırladım, uyumadım ama ikinci gün; bebeğiz biz de su koyverdim. Artık problem yaratmıyorum, hem belki bu şekilde daha rahat gezdirirler beni :)



Annem, arabada kendi kendime nasıl uyuduğumu kameraya çekmiş bana izletti, ne şirinim ama di mi ?


Gözümdeki iltihap artık geçti fakat annem de takıntı olarak kaldı bu durum, hala gözüme süt sıkıp, silip duruyor. Geçti geçti valla bak...

Doktor kontrolümde bu ay 2 aşı oldum, biri ağızdandı sorun yok ama diğeri bacağıma girince erkekliğe bişey sürdürüp ağladım, hiç de sevmem ağlamayı, annecim süt ver bari , ağlamam boşa gitmesin...


Artık dilimi döndürmeye başladım, blüüübwüü diye sesler çıkarıyorum aman bizimkiler bi mutlu sormayın, videoya çekiyorlar, gülüyorlar. Moral oldu çekirdek aileme. Yakında konuşacağım sanırım da düşünüp duruyorum acaba ilk olarak anne mi desem, baba mı.

Tamam bıyıklı evdeyken benimle ilgileniyor, altımı açıyor, çok iyi ama diğer yanda da bana süt veren, her ihtiyacımı gideren, evde tüm gün yanımda olmak için işinden izin alan annem var.

Neyse karar vereyim o zaman konuşurum, böyle idare etsinler bir süre, zaten şu an bu sesler yeter onlara.

Ellerimi keşfedip, sürekli ağzıma soktuğumdan sanırım bana Sophie adında bir zürafa aldılar, annem başımda deli gibi "ısır yavrum, ye sophi'yi, ağzını burnunu kemir" diye konuşup duruyor.


"Anne psikopat mısın sen, ne diye kemireyim elin hayvanını, ya dile gelirse, abi dişlicek başka şey mi yok derse, hani sevecektik biz canlıları, yemek zorunda mıyımmmm"

Tercihime saygı duyun biraz, hıh işte böyle fırlatır atarım, elimi de afiyetle ağzıma sokarım.

Bu ay başıma gelen en ilginç şey, bayramlaşmak. Hayatımın ilk bayramı bu, çok heyecanlandım, annem papyonlu bir kıyafet giydirdi bana ama bugüne özelmiş. Keten ayakkabılarım, taranmış saçlarımla pek bi fiyakalı oldum.


Hıı bir de şu var bayram için babannemlere hiç haber vermeden, sürpriz yapıp 10 saat araba yolculuğu ile İstanbul'a yazlığa gittik. Bizimkileri sıkmayım hadi ağlamayayım dedim ama dayan dayan nereye kadar, bir ara beni oto koltuğundan alsınlar diye bas bas bağırdım ama çözümleri çok eğlenceliydi.

Türk sanat müziği kanalını son ses açtılar, ikisi de bağıra bağıra eşlik ettiler. Anam noluyoruz ya tamam sustum, keşke ben de söyleyebilsem. Çok eğlenceli tipler valla, heyyyooo dönülmez akşamın ufkundayım, laylaylom

Beni kucaklarına aldılar ve babannemin ziline bastılar, bir anda bağırış çağırış, öhhhööüüüüü ağlarım ama noldu niye bağırıyorlar bana.... 

Daha bu dünyada öğreneceğim çok şey var sanırım, meğerse mutluluktan da bağırırmış insanlar, ben de ne sulugöz çıktım arkadaş, balık burcuyum ondan mı acaba.




Bir hafta boyunca babamın sarışın teyzesiyle bol bol oynaştık, büyük ananemle tanıştık, pek de sevdim, sürekli ona seni çok sevdim dedim ama bebekçeden o da anlamıyor sanırım. Kumburgaz'ı arşınladık, yedik içtik, gezdik...


Sadece bu kadar mı elbette ki hayır, adını aldığım Macit dedemi de ziyaret ettik, bizimkiler duygulandı, aslında biz dedemle konuştuk, sohbet ettik ama garip bir dil konuşan aileme nasıl anlatacağım ki şimdi bunları. Dünya ne garip herkes yabancı bir dil konuşuyor.


Sonra bıyıklı anneme söz verdiği için bizi akvaryum denen kocaman bir yere götürdü. Gülümseyen vatoslarla, köpekbalıklarıyla tanıştım. 


3 gündür tuvaletimi yapmamışım ya offf ya bi sıkıştım ki sormayın, valla bebeğim napalım saldım gitti. Annem 10 adım ileride fotoğraf çekerken bir anda yanımıza geldi ve bıyıklıya "burası bebek kokuyor" dedi. Bu aralarında bir şifre, anlayın işte yani şeyy yaptım demek :)



Temizlendim bu defa da acıktım, canım annem ayıp olur, akvaryumdayız, kalabalık falan demiyor, takıyor  örtüsünü, ben de lık lık içiyorum sütümü. 


Ohh be hadi şimdi inceleyebiliriz nerede kalmıştık, deniz yıldızı evet :)


Annem oyuncakların arasında gezdirip, hepsini tek tek gösterdi bana, hadi kendine bir tane seç, hatıra olsun dedi, tek tek inceledim sonra da fıstık gibi bir ahtapot seçtim, halt ettim annem günlerce gülüp durdu, oranın en çirkin oyuncağını almışım diye.


Ben sevdim arkadaş, baksanıza ne sevimli...

İzmir'e dönüşte mızmızlanınca bu defa da babam kenara çekti ve beni şoför koltuğuna oturttu, vayyy arkadaş buradan manzara ne güzelmiş, yapıştım direksiyona, vitesi de gözüme kestirdim, bıyıklı az kaldı alırım anahtarını...



Bol gezmeli, eğlenceli bir aydı, büyümeyi çok sevdim, iyi ki bıyıklı ile annemin kaplan yavrusuyum.




Hepinize bol agucuklu günler dilerim...


Not: Bıyıklı ve maşallah olayını biliyorsunuz, mesela gözüm iltihaplandığında, anneme "yazdık o yüzden nazar oldu" bile dediğini duydum, siz siz olun maşallahları eksik etmeyin olur mu?



Arman'ın Hatıraları;



6 yorum:

  1. Maşallah Arman'a yerimm ben onu çok tatlı çok :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biz de seni kocaman kocaman operiz ama yagmus ablasi 😍

      Sil
  2. Ne kadar şeker bir anne ve tatlı bir bebek:) en kocamanından maşallah ve barekallah size:)

    YanıtlaSil
  3. Aman maşallah allah nazarlardan saklasın. Mutlu bebek.

    YanıtlaSil
  4. Tesekkur ederiz kucak dolusu sevgiler

    YanıtlaSil

Pekiii sen bu konu ile ilgili ne düşünüyorsun? Yorumunu yaz ben Özlem e iletirim... :))

INSTAGRAM @yollardahayatvar