Sevgili günlük, uzun zamandır sana yazamadım. Hayat yine
hızlı çekim devam ediyor. Sevgilimi bile aynı evin içinde özler oldum o kadar
yoğunluk var hayatlarımızda.
Benim işten sonra hafta içi 2 gün 3 er saatlik web tasarım kursum , sevgilimin 15 gün boyunca her gün 15:00 – 21:00 arası teknik emniyet
kursu derken ne birlikte akşam yemeği yiyebiliyoruz ne de yorgunluktan
gezebiliyoruz.
Bu günlerde geçecektir diye düşünüp mutlu oluyorum, arka
fonda çalan müzik “benim hala umuduuum varrr” :)
Geçen hafta; yayınladığım postta da bahsettiğim gibi
sevgilime doğum günü sürprizleri hazırlamakla geçti (yazı için tıklayın!), bol koşuşturmacalı, bol
aksiyonlu bir hafta oldu o yüzden. Ama en son kutlama yemeğindeyken karşımda tatlı
tatlı gülümseyişi herşeye değdi.
Dün akşam ben bir yandan web tasarım programımı laptop a
indirmeye çalışıyorum bir yandan da kulağım sevgilimin izlediği korku filminde,
güyya ilgilenmiyorum. Yatak odasına gitmek için kapıdan çıktığım an Tv deki “neden
benim yok, ölümü hakettiniz, işkence, aaoooo” diye boğuk boğuk konuşan
psikopatın sesini duyuyorum, etrafıma bakıyorum her yer kapkaranlık ve kapısı
açık odalar , sanki korku filmi benim evde çekiliyor, kadın da o an arkamda,
tüylerim ürperiyor koşa koşa sevgilim üzerine atlıyorum.
Bu da garip şimdi mesela o kadın karşıma çıksa sevgilimi
görünce şirinlik mi yapacak, kadın psikopat kesip biçecek işte, ya da sevgilim
o sapık kadını görse acaba beni korumak için bir hamle yapacak mı, önce can
sonra canan demişler, direkt topukkk.
Sonrası daha komik elbette, yatakta sevgilisine ahtapot gibi
sarılan, tek parmağını bile (kadın tutar da çeker diye) yorganın dışına
çıkaramayan bir kadın ve boğulmakla, sağ kalmak arasındaki o ince çizgide
bulunan zavallı bir adam :(
Neyse işte geceyi böyle hafif psikolojik sıyrıklarla
atlattık, birkaç gece inek şaban seyretmek niyetindeyim.
Blogdan çok tatlı bir arkadaşım oldu, Gülçin. Bazen kafanın
uyması , elektriğinin tutması için aynı şehirde olman gerekmiyormuş bunu anladım
tekrardan. Benden bir tane daha varmış dedirtecek türden :)
Yeni havadisler olursa yazarım, şimdilik bu kadar...
Bugünün hatırlanacak kelimesi: Korku
ayy cnm yaa kosa kosa gizli sakli nete girdim hemen ,,isyerinde zor oluyor azcik..cnm benim ayni duygular karsilikli gercekten hatta suan blogumu kapatabilirim yanii.zaten alacagim en buyuk odulu almisim,senin dostlugunu!!!!Benim gibi sevdiklerini mutlu etmeye calisan,surprizlerden hoslanan,gezmeyi eglenmeyi seven hmm bir de alisverisi seviyorsa iste tam ben diyebilecegim birilerini bulmak zor..
YanıtlaSilCanım benim çok tatlısın . İşlerinin arasında hemen girmişsin. Ben seninle tanışmaktan dolayı çok mutluyum. Alışverişi de çok seviyorum bu arada , en çok da ayakkabı almayı, tüm vestiyer, çekmeceler, dolaplar doldu :) Çantaya çok merağım yok çünkü habire içindekileri oradan oraya aktarmayı sevmiyorum, kesin bir şeyler unutuluyor :)
Silİyi ki blog yazmaya başlamışım, iyi ki arkadaşım olmuşsun :)